CEZA AVUKATLIĞI
Bir suçtan dolayı hakkımda ceza davası açılmışsa kendimi nasıl iyi savunurum?Bu soruya vereceğiniz cevap; kendimi nasıl ameliyat ederim sorusuna vereceğiniz cevapla aynıdır.Çünkü; nasıl ki bir ameliyatı alanında uzman hekim yapıyorsa; savunmayı da alanında uzman bir avukat yapmalıdır.Ceza hukuku diğer hukuk alanlarından farklı bir hukuk dalıdır.Basit bir şekilde dilekçe yazarak veya internetten araştırma yapılarak savunma yapılamaz.Çünkü ;savunma için izlenecek tek bir yol yoktur.İyi bir savunma yapabilmek için; Türk Ceza kanununu , Ceza muhakemeleri kanununu , ceza hukukunun temek ilkelerini , doktrin ve yargıtay kararlarını,ceza felsefesini ve savuma stratejisini iyi bilmek gerekir. Savunmada bunların bütünüdür ve bunların her biri savunmada kullanma zamanı gelecektir.
Her şeyden önce bir avukat olaya farklı bir açıdan bakar; bir hukukçu gözüyle normal bir insanın göremediği bir noktayı yakalar ve o nokta çoğu zaman sanık için beraat demektir.Aslında uygulamada ağır ceza avukatı veya ceza avukatı gibi ayrı bir avukatlık yoktur.Bir avukat her davaya bakabilir.Ancak sürekli bir alanda çalışarak o alana uzmanlaşabilir.Bu yazdığım yazıda ceza avukatı terimini ceza hukuku ile ilgilenen veya bu alanda çalışan avukatı ifade etmesi açısından kullanıyorum.
Ceza hukukunda avukatın önemi diğer hukuk dallarına nazaran daha çok önemlidir.Çünkü ;burada sanık ceza tehdidi altındadır.Sanığın yargılama sonucunda hürriyetinden mahrum olma ve cezaevine girme ihtimali vardır.Aynı şekilde sanık soruşturma veya yargılama aşamasında tutuklu da olabilir.Bu durumda avukatın önemi artacaktır.Ceza davalarında sanığın veya şüphelinin avukatına müdafii denir.Şimdi ceza kanunlarımız avukatın sanığın haklarını koruması sebebiyle bazı özel düzenlemelerde bulunmuştur.Örneğin; bir avukat cezaevinde tutuklu bulunan müvekkilini istediği her zaman ziyaret edip; özel odada görüşme gerçekleştirebilir.Karakolda ifadesini alınacak veya gözaltında olan müvekkiliyle ayrı, dinlenilmeyen ve izlenilmeyen bir görüşme odasında özel olarak görüşür.Aynı şekilde avukatın müvekkili ile telefon konuşmaları dinlenemez; dinlenilse bile delil olarak kullanılamaz.Avukatın müvekkiliyle görüşmesi hiçbir koşul ve şartlar altında kısıtlanamaz.Bunlar önemli düzenlemelerdir.Cezaevindeki kişiyi ailesi bile sadece belirli günlerde görürken avukatı ile görüşmesinde bir sınır yoktur.Çünkü bu durumda tutuklunun hakları avukatının güvencesi altındadır.Avukat şüpheli veya sanıkların yasal haklarını hakimlerin ve savcıların keyfiliklerine karşı koruyan bir hukukçudur.Şüphelinin kolluktaki ifadesi baskı altında alınmış olabilir.Şüpheli hakkında hukuka aykırı olarak arama kararı verilmiş olabilir veya şüpheli hakkında hukuka aykırı şekilde tutuklama kararı verilmiş olabilir.Bütün bu durumlarda şüphelinin veya sanığın hukuki hakları ihlal edilmiştir. Bir ceza avukatının en iyi bilmesi gereken şeylerden biride hukuka aykırı delil kavramıdır.Yasak ağacın meyvesi de zehirlidir.Sanığın bir suçu işlediği kesin delillerle ispat ediliyor; ancak o deliller hukuka aykırı olarak elde edilmişse artık delil olarak değerlendirilemeyecek ve sanığa bu delile dayanarak ceza verilemeyecektir.Yani;hukuka aykırı delil hükme esas alınamaz.Örneğin; bir evde arama yapılır ve yüksek miktarda uyuşturucu madde ele geçirilir.Şüpheli uyuşturucu ticaretinden tutuklanır.Ancak dosya incelendiğinde evde yapılan aramanın CMK 119 .maddeye aykırı olduğu ve yazılı arama kararı olmadığı anlaşılır.Bu durumda avukat aramanın hukuka aykırı olduğunu ve delil olarak değerlendirilemeyeceğini bildiği için bu sebeple sanığın beraatini talep edecektir.Bu durumda ele geçirilen uyuşturucu madde hukuka uygun olarak ele geçirilmediği için hukuka aykırı delil kapsamında değerlendirilecek ve hükme esas alınamayacaktır.İşte burada arama kararının CMK 119 .maddeye uygun olup olmadığını hukukçu olmayan biri değerlendiremez.
Aynı şekilde bir ceza avukatı ceza hukukunun temel ilkelerini de iyi bilmelidir.Masumiyet karinesi , şüpheden sanık yararlanır ilkesi; suçta ve cezada kanunilik ilkesi gibi.Çünkü bu ilkeler her ne kadar teoride olsa da yargı kararlarıyla bizzat uygulamaya geçmiştir.Özellikle şüpheden sanık yararlanır ilkesi;isnat edilen suçla ilgili olarak kesin ve somut delil yoksa sanığın varsayıma dayanarak cezalandırılamayacağını öngördüğü için; bir çok olayda sanıklar için kurtarıcı bir rol üstlenmektedir.Ayrıca bir ceza avukatının kanun yollarını da çok iyi bilmesi gerekir.Özellikle kararın kesinleşmesini engelleyecek veya kararı tümden değiştirecek olan kanun yollarını(ör:istinaf , temyiz) bilmek en az savunma kadar önemlidir.Ceza hukukunda istinaf süresi kararın sanığa tebliğinden veya tefhiminden itibaren başlar.Yani sanık duruşmaya katılır ve mahkumiyet kararı duruşmada yüzüne okunursa (tefhim edilirse) sanık 7 gün içinde mahkemeye süre tutum dilekçesi vermelidir.Ama bunu bilmeyen bir çok sanık duruşmadan çıkar ve bu dilekçeyi vermez.Bu durumda karar istinaf edilemez ve hemen kesinleşir.Yani ceza hukukunda süreler ve usulde en az savunma tekniği kadar önemlidir.
Aslında ceza yargılama süreci karakolda veya savcılıktaki ifadelerle başladığı için ilk andan itibaren avukatla ifade vermek şüphelinin yararınadır.Çünkü şüpheli karakolda baskı altında olabilir veya şüphelinin ifadesi farkında olmadan yönlendiriliyor olabilir.Bir ceza avukatı yasak ifade usullerini iyi bilirse; şüpheliyi bunlara karşı koruyacak ve aleyhine beyan vermesine engel olacaktır.Şüpheli her soruya cevap vermek zorunda değildir.Şüphelinin tümden susma hakkı olduğu gibi; istemediği soruyu cevaplamama hakkı da vardır.Bu durumda şüpheli aleyhine olacak soruları cevaplamamalıdır.Ayrıca polislerin ifadede en çok kullandığı yöntem şüphelinin ifadesini yönlendirmektir.Bu açıdan şüpheliye sürekli olarak evet hayır şeklinde sorular sorulması yasaktır.Bu durumda avukat sorguya her an müdahale edebilir.Avukat ifade alınırken istediği her zaman ifadeyi yarıda kesip müvekkili ile görüşebilir.
Görüldüğü gibi; ceza avukatlığı için bir çok hususu iyi bilmek gerekir.İfade ve sorgu teknikleri,yasalar,süreler,kanun yolları,temel ilkeler,cezayı azaltan ve ortadan kaldıran nedenler(meşru müdafaa,haksız tahrik),takdiri indirim nedenleri,cezaların infazı,savunma stratejisi ve felsefesi gibi.İşte bir çok farklı bu noktalar bilinerek iyi bir savunma yapılabilir ve bu şekilde iyi bir savunmayı ancak hukukçu olan bir kişi yani bir müdafii- savunman(avukat) yapabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.